BİLEMEYİZ ÖZGÜRLÜĞÜN
RENGİNİ
Özgürlük insanın serbest olduğu,
istediğini yapabildiği bir kavramdır. Çok bakınca kök salan ağaç, kafesini açınca
serbest bir şekilde uçan kuş, sokakta oynayan çocuklar, serbestçe yazılan bir
mektup bir şiir gibi...
Renk ise insana canlılık katan,
insanın karakterini belirleyen, hayatını, özgürlüğünü belirleyen bir kavramdır.
Renk ile özgürlük bu iki kavram, birbirini
tamamlar. İkisi gitmez farklı yollara... Renk desen birine cevap bulamazsın,
bulsan da tam kavrayamazsın. Özgürlük desen birisine cevap bulamazsın, bulsan
tam kavrayamazsın ama birine sorsan ‘Özgürlüğün rengi nedir?’ işte o zaman cevap
bulup kavrarsın. Ancak kimisi der, bana göre yeşil. Dağlar, ovaları, yemyeşil
çayırları anımsatır. Kimine göre sorarsın "Bana göre mavi." der. Gökyüzün
sonsuzluğu gibi özgürlüğün sonsuzluğunu anımsatır. Kimine sorarsın "Bana göre
kırmızı." der. Gül gibi kırmızı, karanfil gibi güzel kokan, al bayrağımız gibi güzel
dalgalanan kırmızı, der. Kimine sorarsın sarı, der. Kimi ateş gibi parlayan güneş,
upuzun dalları olan papatyayla özgürlüğün sınırsızlığına benzetir. Kimine
sorarsan beyaz, der. O, koyun yünlerinden örülen kazak gibi, insanı sıcak tutandır, der. Kimine sorarsın siyah, der. Sobanın içinde yanan odunlar
gibi, bir eşeğin gözü gibi; beni içine alan o sonsuzluk özgürlüğe benzer, der.
Bana sorarsanız, özgürlüğün rengi
yoktur. Herkesin hayatı farklı olduğu için herkese göre özgürlüğün rengi
farklıdır. Bunun için özgürlüğün kesin bir rengi yoktur.
Azra İpek ANKARA 5/A
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder