SABAH SEVİNCİM
Pencereden giren ışığın, göz kapaklarımı zorlamasıyla uyandım. Yatakta doğruldum. Ayaklarımın üşüdüğünü fark ettim. Bacaklarımı sarkıttığım halı iyice eskimişti.
İşte o gün, benim
için farklı olacağını anlamıştım. O gün, tam kahvaltı edecektim ki bir telefon
geldi ve aylar önce katıldığım yarışmayı kazandığıma dair haber verdiler. Bu
yarışma ödülü ise yurt dışı gezisiydi.
Aylarca hayalini
kurduğum geziye gidebilecektim. Eteklerim zil çalıyordu. Kahvaltı edemeden evden
hızla çıktım. Bir an önce pasaport işlemlerini yapmam gerekiyordu.
Uyandığımda
hissettiğim yorgunluktan ve üşümeden eser kalmamıştı. Sevinç ve heyecandan her
şeyi unutmuştum. Sadece ben değil, tüm yakınlarım da benimle aynı sevinci
paylaşıyordu.
Demek ki insanlar
en mutsuz anlarında bile küçücük bir haberle mutlu olabiliyormuş. Güzel bir
haber, insanın hayatına renk katabiliyormuş.
O mutlu haberi almamış
olsaydım, belki de evden hiç çıkmayacaktım. Bütün günü, kendimi mutsuz ve hasta
hissederek yatakta geçirecektim. Eskimiş halı durmadan gözüme batacak, beni
sinir edecekti.
Kısacası, insan
duygularıyla, düşünceleriyle, davranışlarıyla bir bütündür. Ben, bunu bugün
anladım.
Zeynep Birsen KABAN 5/A
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder